Suriye'de iç savaş derinleşerek devam ederken rant paylaşımı dolayısıyla çeşitli oyunlara sahne oluyor. Suriye'nin kuzeyindeki Kürt bölgelerindeki oyunun baş aktörleri ise PKK'nın siyasi uzantısı Demokratik Birlik Partisi (PYD). Mart 2011 tarihinde Suriye'de bulunmaları dahi yasak iken, Haziran 2011'de El Muhaberatla imzaladıkları gizli anlaşamadan ardından bölgeye gelen PYD eş başkanı Salih Muhammet Müslim, rejim tarafından her türlü fitne için kullanılıyor. PYD'nin başını çektiği yeni oyunun adı da “Rimelan'daki petrol kavgası”. PYD petrol kuyularını ve gaz tesislerini ele geçirdiği iddiasında. Ama perde gerisinde başka bir gerçek yatıyor.

 

Bilindiği gibi Suriye, petrol kaynakları açısından yabana atılmayacak bir zenginliğin sahibi. Ülkenin tespit edilmiş petrol rezervi 2.5 milyar varil. İç savaştan önce Şam yönetimi yılda 3 milyar doları aşan bir petrol ihracatı yapıyordu. Bu petrol rezervinin büyük bir bölümü Kürtlerin yaşadığı kuzeyde çıkıyor. Rimelan denilen bölgede hem petrol hem doğal gaz yatakları ve tesisleri mevcut. İşte bu bölgenin kontrolü için ciddi kavgalar yaşanıyor. Söz konusu bölge şu anda hâlâ rejimin elinde bulunuyor. Ancak PYD, petrol rezervleri ve tesislerini ele geçirdiğini, bunu da rejim askerleriyle savaşarak elde ettiğini savunuyor.

 

Suriyeli Kürtlerden edinilen bilgilere göre; PYD'nin Baas rejimi askerleriyle çatıştığı koca bir yalandan ibaret. Zira PYD'ye bağlı silahlı unsurların yer aldığı organizasyon olan YPG güçleriyle Esad güçleri arasında Mart 2011'den bu yana hiçbir çatışma yaşanmadı. Hatta YPG ile Suriye askerleri işbirliği hâlinde çalışıyor Özgür Suriye Ordusu'na karşı da birlikte savaşıyorlar. Hatta Esad'ın askerleri, Şam ve Halep'te yaşan Kürtlerin ikamet ettikleri bölgeleri bombalayıp onlarca Kürt'ü öldürdüğü hâlde PKK'nın Suriye uzantısı bugüne karşı Esad güçlerine hiçbir kurşun dahi atmadı.

 

Rimelan; Kürtlerin yaşadığı bir bölge. Silopi ve Cizre'nin hemen alt tarafında bulunan Derika Hemko'ya 40 km, Nusaybin'in güneyindeki Kamışlı'ya ise 65 km uzaklıkta bulunuyor. Burası aynı zamanda Irak'ın sınırına da oldukça yakın bir mesafede yer alıyor. Baas rejimi buraları Araplaştırmak için diğer il ve ilçelerden bazı aşiretleri buraya getirerek yerleştirdi. Esad ailesi, Rimelan'ı ciddi şekilde koruduğu gibi kendisine yakın Arap aşiretlerinin burada güçlenmesini sağladı. Rimelan'daki Şerabbi aşireti başta olmak üzere pek çok Arap kabilesi hep rejimden yana oldu. Ancak son zamanlarda Şerabbi aşireti, Esad'ın gideceğini anladığı için Rimelan'daki petrol ve gaz kaynaklarını ele geçirme çabası içinde. Bunun için de Esad'ın bölgedeki askerleriyle çatıştı. Yine bölgedeki kaynaklardan elde edilen bilgilere göre Esad, artık Aleviler dışındaki diğer Araplara güvenmiyor. Rimelan'daki petrol kaynaklarının Şerabbilerin eline geçmesine istemeyen Esad, askerlerine verdiği talimatla eski dostlarının etkisizleştirilmesini istedi. Ancak bölgede çok az askeri kaldığı için rejim bölgeyi tekrar kontrolü altına almaya başaramayınca YPD'den yardım istedi. YPG güçleri Esad'ın askerleriyle birlikte hareket ederek Şerabbileri püskürttü.

 

Ancak PYD, Rimelan'da verdiği savaşı rejimin askerlerine karşı yürüttüğünü savundu. Hatta PKK'ya yakın yayın organlarında 134 rejim askerinin esir alındığı bile iddia edildi. Fakat, YPG'nin Esad askerlerini tutukladığı yönündeki haberler yalan olduğu gibi petrol kuyuları ve gaz rezervlerinin de onların eline geçtiği asılsız çıktı. Zira Kamışlı'da yaşayan Kürtler, “Bölgemizde hâlâ Esad askerleri var. Üstelik YPG güçleriyle birlikte hareket ediyorlar. PYD, Esad'ın bekçisidir. Şu anda petrol ve doğalgaz başta olmak üzere her türlü temel gıda maddesi rejimden alınıyor üzerine zam konularak vatandaşa daha pahalıya satılıyor. Eğer bölge PYD ve onun silahlı gücü olan YPG'nin eline geçmişse Kamışlı'nın dört bir yanında Hafız ve Beşar Esad'ın heykel ve büstleri niye hâlâ dimdik ayakta duruyor?” diyerek olup bitenlere tepki gösterdiler.