Haber61.Net - Araştırma Haberi - Şükrü Üçüncü - Trabzon sokaklarını esir alan yeni uyuşturucu madde Bonzai gençleri ölüme sürüklüyor. 112 ekiplerine son dönemlerde sıkça gelen ihbarlar evlerinde yada metruk binalarda yarı baygın halde  bulunan gençlerimiz Bonzai kurbanı olduğu öğrenildi. Her geçen gün Trabzon gençliği bu maddenin esiri olurken zararlarından kimsenin haberi yok. Haber61 haber muhabiri Şükrü Üçüncü'nün yapmış olduğu araştırmada ise Trabzon'da bu maddeye esir binlerce genç olduğu tespit edilirken Trabzon'a nasıl Gürcistan ve doğu illeri üzerinden geldiği tespit edildi.

Mahalle aralarında, metruk binalarda bonzai ve sentetik uyuşturucu satışını sürdürdüğü, gençlerin 5 ila 10 liraya istedikleri maddeyi satın aldıkları öğrenilirken en kötüsü ise bu maddenin Trabzon gece hayatında çok fazla kullanılması. Özellikle gençlerin bu maddeyi arkadaşları ile eğlence akşamları aşırı kullanması ise ölümlere neden oluyor.

NASIL ÜRETİLİYOR

Yardımcı kaynaklardan edinilen bilgilere göre; Satışının karlı olduğunu düşünen zehir tacirleri bonzai elde edebilmek için her yolu denemektedirler. İçinde  tam olarak  hangi maddelerin bulunduğu tespit edilemeyen bonzaijamaican olarak bilinen bu zehirin içinde; tarım ilacı, kokain maddeleri,  hap tozu, esrar,  fare zehiri  ve ne olduğu bilinmeyen kimyasal maddeler bulunmaktadır. 

Siz siz olun uzak durun.

Bir kere de olsa dahi  elinize sürmeyin. Onun olduğu yerden uzak durun. Belki bir şansınız daha olmayabilir. Yeni nesil uyuşturucu diye adlandırılan bonzai maddesine içerisinde %70 oranında farklı maddeler bulunduğu için zehir demek daha uygun olacaktır. Çünkü bonzai maddesinin üretiminde kullanılan maddelere bakıldığında hiç biri insan kullanımına uygun olmayan maddelerdir. Polis tarafından gerçekleştirilen birçok bonzai imalatı operasyonunda damiana çayı veya yavşan otu gibi bitkilere emdirilmek üzere hazırlanmış çok farklı isimlerde tarım ilacı, değişik kimyasal zehirler,  aseton, ether, etkisini daha da artırmak için farklı tür uyuşturucu maddeler ve hatta fare zehiri bile ele geçirildiğini görmekteyiz. 

Buralarda üretiliyor - FOTO GALERİ İÇİN TIKLA - 

3 er gramlık janjanlı jamaica paketlerinde doğal bir ürünmüş gibi gözüken o paketler içerisinde ne olduğunu asla tahmin edemeyeceğiniz çeşitli zehirler emdirilmiş bitki parçalarından başka bir şey değildir. Ayrıca torbacı tabir edilen satıcıların içici olan gençlere bu maddeleri satarken “ yurtdışından geldi, tamamen bitkisel, orijinal, bak ağzı bile kapalı “ diyerek satmaya çalıştıkları bu maddelerin içeriğini kendileri farklı zehirleri katarak çok düşük bir maliyete üretmekte ve çeşitli matbaacılardan elde ettikleri paketleri maliyeti düşük ısıtıcılı kapatıcılarla ağzını kapatarak satmaktadırlar. Gençlerimizin uyuşturucu satıcılarının bu aldatıcı sözlerine aldanmamaları gerekmektedir.

Peki içerisinde farklı zehirlerin bulunduğu bu bonzai maddesini kullandığımızda ne olur?

Önce denge kaybı, sonra yavaşça bilinç yitimi ve geçici körlük olur. Sonra zaman ve mekan kaybı yaşarsınız, nerede olduğunuzu ne yaptığınızı unutursunuz normalde gayet net bildiğiniz bir şeyi hatırlamaya çalışırsınız ama hatırlamanız imkansızdır. Cümle bile kuramazsınız. Nefes almaya çalışırsınız sadece. Ölüme bu kadar yakın olamazsınız. Kalbiniz aşırı çarpar. Bilincinizi yitirirsiniz bir başkasına çok rahat zarar verebilirsiniz çünkü kendinizi rüyada sanarsınız ya da kendinize çok ciddi zarar verebilir 9.kattan aşağı atlayabilirsiniz. Siz esrara benzediği için esrar kafasını yaşamayı beklerken 2 dünya arasında sıkışır kalırsınız. Bir an önce geçsin diye dua etmeye çalışırsınız. Sürekli ölüyormuşsunuz hissi olur ve bu çok ciddi bir his. Bunu tüm bilincinizle yaşarsınız. Hiç bir yerinizi hareket ettiremezsiniz. Bırak hareket etmeyi elinizi cebinize götürüp telefonu çıkarıp 112'yi bile arayamazsınız yardım çağırmak için. Bad trib denilen bu ölüm tribinin sonucunda da haberlerde de artık maalesef zaman zaman karşımıza çıkan “ bonzai kullanan genç kalp krizinden hayatını kaybetti” gibi haberlere konu olabilirsiniz.

ÖLÜM TİRİBİ NEDİR?

Bundan 3-4 yıl önce piyasada olmayan bu uyuşturucu madde son zamanlarda ülkemizde ve dünyada hızla yayılmaktadır. Herkes buna yönelmektedir. Çok tehlikeli olan bu uyuşturucu tek seferde bile ölüm riski oluşturabiliyor ve öldürüyor. Örneklerini belki görmüş ve ya duymuşsunuzdur. Tek bir duman bile öldürebilir ölüm riski vardır zamanın en tehlikeli uyuşturucuları arasındadır. Kullanıldığı zaman terleme ağız kuruluğu Bad trip Yani ölüm tribide denir buna ölüm tribine girildiği zaman ölüm riski % 99 dur bir anda korku dünyadan başka bir yere gidiş halisülayon görme öldüğünü ve yahut öleceğini düşünme düşüncesi kullanan gençleri kalp krizi geçirip o anda ölümüne neden olabiliyor.

KULLANANLARIN İTİRAFLARI

21 yaşındaki Z.D., üç yıldır bonzai kullanıyor. O da diğerleri gibi arkadaş kurbanı olmuş. Zaman gazetesine verdiği açıklamada; Uyuşturucu maddeyle daha 16 yaşındayken esrar içerek tanışmış. Kendisiyle Balat'ta buluştuğumuzda bir nevi ‘kriz' hali yaşıyordu. “Abi, önce gidip bir fişek bonz (Bonzainin sokak dilinde farklı karşılıkları var. Bunlardan bazıları şöyle: Bonz, rüya, Bombay mavisi, spice, jamaican) alayım sonra hikâyemi anlatırım.” dedi. Saat 23.00'ü geçmesine rağmen mahalleli kapıların önlerinde sohbet ediyordu. Ara sokaklardan birine girdik ve üç katlı bir binanın önünde durduk. Kaldırıma koyduğu tabureye oturan 19-20 yaşlarında bir gencin yanına yaklaştık. Z.D., hal hatır sorduktan sonra, “Bana bir fişek patlat.” dedi. Torbacı, Z.D.'den 10 TL aldı, elindeki anahtarlarla evin dış kapısını açtı ve içeriden alüminyum folyoya sarılmış küçük bir paket getirdi. Torbacılar, bonzaiyi hem küçük hem de büyük paketler halinde satıyor. 3 gramlık paketin fiyatı 130 ile 150 TL arasında değişiyor, borsa gibi bazen düşüyor, bazen yükseliyor. Bir paketten ortalama 20 içimlik bonzai çıkıyor. Parası olmayanlar, bir içimlik küçük paketlerden alıyor. Torbacılar, genelde fişek diye tabir edilen küçük paketleri satmayı tercih ediyor çünkü büyük bir paketi parçalar halinde satarlarsa 150-200 TL kâr elde ediyorlar. Z.D.'nin madde aldığı torbacı esrar satmayı bırakmış, daha kârlı olduğu için bonzai satmaya başlamış. Z.D., bonzaiyi aldıktan sonra Haliç'e doğru gidiyor. Parkta, iki tane sigarayı çarşaf diye tabir edilen kâğıda çabucak döküyor, üzerine bonzaiyi serpiştirdikten sonra sarıp içmeye başlıyor. Uyuşturucu, kısa süre sonra etkisini gösteriyor. Konuşmaları yavaşlıyor, oturduğu banka uzanıyor. Gözleri açık olmasına rağmen sanki derin bir uykuya dalıyor. Biraz sonra kendine gelince kaldığı yerden anlatmaya devam ediyor. Z.D., bonzai almak için sürekli anne ve babasına türlü yalanlar söyleyip onlardan para istiyormuş. İşten atılmasına da bonzai sebep olmuş. Uyuşturucu almak için çalıştığı kebapçının kasasından 130 TL çalınca kapı önüne konulmuş. Z.D., bonzaiye başlamadan önce 70 kiloymuş şimdi 48 kiloya düşmüş. Bonzai, iştahı kapattığı için yemeden içmeden kesilmiş. Vücudunun değişik yerlerinde büyük çıbanlar çıkmış, akciğerleri büyük zarar görmüş. Ailesi ise ne yazık ki oğullarındaki bu değişimin neden kaynaklandığını fark bile edememiş.

ARKADAŞLARIM BENİ ÖLÜME GETİRDİ

24 yaşındaki Şanlıurfalı M.K., Zeytinburnu'ndaki bir tekstil atölyesinde çalışıyor. Uyuşturucuyla bundan iki yıl önce bir akraba ziyareti için gittiği Bursa'da tanışmış. Altı arkadaşıyla bir araya gelip bonzai satın almış. M.K., ilk çektiği duman sonrasındaki ruh halini şöyle özetliyor: “O an intiharı düşündüm ve çevremdeki arkadaşlarımdan nefret ettim ama kendime gelince içmeye devam ettim.” Bu ilk bonzaiden sonra M.K.'nin bağımlılığı gitgide artar. İstanbul'a gelir gelmez tanıdığı birkaç kişi vasıtasıyla torbacılarla tanışır. Artık içtiği bonzailer onu tatmin etmeyince ‘kova' diye tabir edilen ve nargile benzeri bir düzenekten pet şişe yardımıyla ciğerlerine dumanı çeker. Kova yardımıyla bonzai içtiği bir gün fenalaşır ve bir buçuk saat kendine gelemez. Arkadaşı, bir ara M.K.'nin öldüğünü düşünür. M.K., bir yandan da yakın çevresine bonzai satarak torbacılık yapmaya da başlamış. Torbacılık yapmasına rağmen bonzainin bu denli yaygın hale gelmesi onu bile rahatsız etmiş. Bonzai çıktı çıkalı esrar bulmakta zorlandığını söyleyen M.K., “Sentetik uyuşturucunun torbacılığı çok kârlı. Şu an İstanbul'da binlerce kullanıcısı var ve giderek Anadolu'ya da yayılıyor.” diyor.

BONZAİ'NİN SON KURBANI

Bursa’da ailesinden ayrı yaşayan ve bonzai kullandığı belirtilen 28 yaşındaki Evren Aslan, Merkez Osmangazi ilçesi Kayhan Mahallesi Selçuk Hatun Caddesi'ndeki apartmanda arkadaşları tarafından evde ölü bulundu. Yaklaşık bir yıldır ailesinden ayrı yaşayan Aslan’ın arkadaşı Ertan Ö., kendisini birlikte gezmeye çağırmak için gittiğinde evin kapısının açık olduğunu gördü. Arkadaşını yüzü morarmış bir şekilde yerde yatar bulan Ertan Ö.’nün haber vermesi üzerine olay yerine gelen 112 Acil Servis ekipleri gencin öldüğünü tespit etti.

Olay yerine gelen polis ekipleri, Evren Aslan’ın bonzai kullanmak için kurduğu teşkilatın önünde ölmüş olduğunu belirledi. Cumhuriyet savcısının yaptığı incelemenin ardından Evren Aslan’ın cenazesi kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için Bursa Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı.

ARKADAŞ ACISI YAŞAYAN GENÇLERİN FERYADI

Evin önünde büyük üzüntü yaşayan Evren Aslan’ın arkadaşları Ertan Özbek ve Bahadır Barcın, bonzai tehlikesine dikkat çekerek, bu ölüm oyununa bir son verilmesini istedi.

İkinci arkadaş acısı yaşadığını belirten Bahadır Barcın, “Kendisi ile yaklaşık üç aylık bir arkadaşlığımız vardı, çok samimi idik. Ancak maalesef kendisi bonzai, sentetik ilaç kullandığı için hayatını kaybetti. Birkaç kez ben de şahit oldum, uyardım. ‘Tamam bırakacağım, bu gün bırakacağım, yarın bırakacağım’ şeklinde karşılık veriyordu. Psikolojik sorunları vardı, kendisini bir nevi onunla avutuyordu.” dedi.

Aslan’ın Çekirge semtinde oturan ailesinden ayrı yaşadığını anlatan Barcın, uyuşturucuya ikinci arkadaşını da kurban verdiğini belirterek şunları söyledi: “Ben ikinci arkadaşımı uyuşturucudan ölüme kurban verdim. Diğer erkek arkadaşım da uyuşturucu kullanmıştı, kendisini dördüncü kattan aşağı attı. Yaklaşık 3 -4 yıl önce bir arkadaşımızın doğum gününde buluşmuştuk. Sigara içip, uyuşturucu alan arkadaşımız, balkona çıktı, biz hava almaya çıktığını düşündük. Ancak kendisini aşağı atmış. İkinci arkadaş acısını bu şekilde yaşadık.”

"SENİ FARKLI YOLLARA İTİYOR"

Gençlere seslenen Barcın, “Kendini boşlukta bulan ve psikolojik sorunları olan gençler tedavi olsunlar. Bu illete bulaşmasınlar. İnsanı cezbediyor ama insanı içten içe yıpratıp bitiriyor. Para bulamadığın zaman seni değişik farklı yönlere itiyor. Hırsızlık olsun, şu olsun bu olsun. Sonuçta para temin etmen lazım uyuşturucu temin etmek için. Uyuşturucu da ucuz bir şey değil.” dedi.

Yetkililere de seslenen Bahadır Barcın, bonzai ve uyuşturucu maddenin daha çok Romanların bulunduğu mahallelerde döndüğünü iddia ederek, “Amirlerimizden, memurlarımızdan rica ediyorum biraz daha bu işin üzerine gitsinler. En azından bu uyuşturucu bonzai dediğimiz maddenin önüne geçsinler. Romanlardan temin ediyorlar, parayı veren düdüğü çalıyor. Kimse ‘sen ne yaptın’, ‘ne aldın’ demiyor. Parayı verdin mi herkes her şeyi alabiliyor. On yaşında ki çocuğun parası olsun, demez yani senin yaşın ufak, vermem değil, parana göre veriyor yani. Adam alışverişe, paraya bakıyor. Yaşın tutmuyormuş, bayanmışsın, erkekmişsin fark etmiyor.” şeklinde konuştu.

Aslan’ın diğer arkadaşı Ertan Özbek ise gençlere uyuşturucudan uzak durmalarını tavsiye ederken, şunları söyledi: “Ben gençlerimizden kesinlikle uyuşturucu kullanmamasını tavsiye ediyorum. Ben bir arkadaşımı feda ettim. Herhangi bir Türk vatandaşının daha uyuşturucu madde yüzünden canını kaybetmesini istemiyorum. Arkadaşımın da kullandığını biliyordum, uyardım ama o dinlemedi, kendi bildiği yola gitti ve hayatı ile ödedi.”