Prof. Bektaş'dan deprem uyarısı

Haber61.net Köşe Yazarı, Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Bektaş, deprem tehlike haritalarında yalnız karadaki Kuzey Anadolu Fayı'nın deprem kaynağı olarak değerlendirildiğini belirterek, "Oysa

Prof. Bektaş'dan deprem uyarısı
Haber61.net Köşe Yazarı, Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Bektaş, deprem tehlike haritalarında yalnız karadaki Kuzey Anadolu Fayı'nın deprem kaynağı olarak değerlendirildiğini belirterek, "Oysa denizdeki Karadeniz Fayı ikinci bir deprem kaynağını oluşturur" dedi.
 
Bektaş,  yaptığı açıklamada, İstanbul ve tüm Karadeniz sahil illerinin, 100-150 kilometre genişliğinde Kuzey Anadolu Fay Sistemi içerisinde yer aldığını söyledi.
 
Bu geniş fay sistemi içerisinde Kuzey Anadolu Fayı veya Marmara Fay Zonu'nun kuzeye doğru etkinliğini azaltarak Karadeniz Fay Zonu'na geçiş gösterdiğini ifade eden Bektaş, "Bugüne dek yapılan deprem tehlike haritalarında yalnız karadaki Kuzey Anadolu Fayı deprem kaynağı olarak değerlendirilmiştir. Oysa denizdeki Karadeniz Fayı ikinci bir deprem kaynağını oluşturur" diye konuştu.
 
Bektaş, gelecek yıl deprem tehlikesi haritasının yayımlanmasının planlandığını belirterek, şöyle devam etti:
 
"2014 yılında yayımlanması planlanan Türkiye'nin yeni deprem tehlikesi haritası, daha önceki haritalarda olduğu gibi sadece karalardaki aktif faylara göre değil denizlerdeki fayları da dikkate alarak hazırlanmalıdır. Deprem zararlarının azaltılması ancak gerçekçi ve detaylı deprem tehlikesi haritalarının hazırlanmasıyla mümkündür. Son 50 yıllık deprem kayıtları Kuzey Anadolu Fayı ile Karadeniz Fayı'nın tüm Karadeniz Bölgesi'ni tehdit eden iki ayrı deprem kaynağı olduğunu kanıtlamıştır. Bu nedenle Kuzey Anadolu Fay sistemini oluşturan Kuzey Anadolu Fayı ile Karadeniz Fayı, haritalara yansıtılmalıdır."
 
Karadeniz Levhası ile Anadolu Levhası arasındaki sağ yönlü göreceli hareketin sadece Kuzey Anadolu Fayı boyunca tek bir fay hattında gelişmeyeceğini dile getiren Bektaş, "Bu iki büyük levha arasındaki hareket tıpkı San Andreas Fay Sistemi'nde olduğu gibi Kuzey Anadolu Fayı'ndan Karadeniz'e kadar 100-150 kilometre genişliğinde bir fay sistemini oluşturmuştur. Karadeniz Fayı bu fay sisteminin en kuzeyinde yer alan ve Kuzey Anadolu Fayı'na göre çok daha az aktif olan bir faydır" dedi.
 
"İstanbul da kuzeyden Karadeniz Fayı'nın deprem tehlikesi altında"
 
Tüm Karadeniz sahil illeri gibi İstanbul'un da güneyden Kuzey Anadolu Fayı, kuzeyden ise Karadeniz Fayı'nın deprem tehlikesi altında olduğunu belirten Bektaş, "Karadeniz Fayı'nın kayma hızının çok az olması nedeniyle bu kuşakta tekrarlanmış tarihsel yıkıcı depremlerin fazla bilinmemesine karşın 1968'de 6,8 büyüklüğündeki Bartın, 2012'de 5,5 büyüklüğündeki Doğu Karadeniz ve 2013'te 4,5 büyüklüğündeki Batı Karadeniz-İstanbul depremleri, Karadeniz Fayı'nın güncel öğretici ve ikaz edici nitelikteki depremleridir" ifadelerini kullandı.
 
Haber61.net Köşe Yaarı Prof. Dr. Bektaş, İstanbul ve çevresinin sismik aktivitesi değerlendirildiğinde, İstanbul'u tehdit eden birinci derecedeki deprem kaynağının Kuzey Marmara Fayı olduğunu söylemenin mümkün olduğunu ancak 1894 ve 1999 İzmit-İstanbul depremlerinin İstanbul'da hasar oluşturan fayların sadece ilin 10-15 kilometre güneyinden geçen ana faydan değil, onun İstanbul'a kadar uzanan yan kollarından kaynaklandığını ima ettiğini kaydederek, şunları söyledi:
 
"17 Ağustos 1999 İzmit depremi bölgedeki levha hareketlerine uygun olarak olasılıkla sağ yönlü ana İzmit Fayı ile ona dik doğrultudaki sol yönlü ikincil Çınarcık-Avcılar Fayı üzerinde eş zamanlı kayma ile gerçekleşmiştir. İzmit ve Avcılar'daki deprem öncesi birikmiş enerjinin eş zamanlı olarak deprem sırasında boşalması, bu görüşün sismolojik verisidir. Öte yandan bir yay şeklinde olan 1894 ve 1999 İzmit-İstanbul deprem hasar haritalarının ana fay ve onun ikincil fay hattının doğrultusuna uyumluluk göstermesi bu görüşü destekleyen bir diğer veridir." -
deprem_harita.jpg

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler