Maçka'nın başkanı konuştu!

 Maçka Belediye Başkanı Ertuğrul Genç, Büyükşehir yasasından en çok zarar görecek ilçelerin başında Maçka’nın geldiğini belirterek, “Yasada yüzde 90 nüfus kriteri, yüzde 10 yüz ölçümü var. Maçka’da bu ters orantılı! Maçka yüzölçümü itibariyle Trabzon’un e

Maçka'nın başkanı konuştu!

 

Maçka Belediye Başkanı Ertuğrul Genç, Büyükşehir yasasından en çok zarar görecek ilçelerin başında Maçka’nın geldiğini belirterek, “Yasada yüzde 90 nüfus kriteri, yüzde 10 yüz ölçümü var. Maçka’da bu ters orantılı! Maçka yüzölçümü itibariyle Trabzon’un en büyük ilçesi, bin kilometrelik bir alana sahip. 23 bin 650 nüfus oranı var. En büyük coğrafyada en az para ile nasıl hizmet yapacaksınız?” dedi.

Trabzon’un yıllardır süren hayali gerçek oldu ve büyükşehir statüsüne kavuştuk. Öncelikle Trabzon adına neler beklediğinizi merak ediyorum.

Büyükşehir statüsündeki illere baktığımızda, onlarla Trabzon’un karşılaştırılmaması lazım, çünkü Trabzon’un coğrafyası çok dağınık, zor bir coğrafya... Hemen hemen her evin arasında bazen bir bazen de iki kilometrelik bir mesafe var. Yerleşik alan coğrafik yapıdan dolayı toplu değil, böyle bir coğrafyada belediyecilik hizmetleri zorlaşır. Klasik büyükşehir belediyelerindeki gelirlerle burada hizmet yapmak bana göre çok inandırıcı olmaz. Siz Malatya’yı, Konya’yı, Urfa’yı büyükşehir yaparsınız çünkü orada köyler ve yerleşim yerleri toplu vaziyettedir. Oysa Trabzon’da öyle köyler var ki vadinin 3 yamacına yayılmış. Siz burada ana arteri nasıl tayin edeceksiniz. Yasada şöyle diyor; ana arterlerin alt ve üst yapılarını, kış çalışmalarını büyükşehir belediyesi yapar. Tali yolları ise ilçe belediyeleri yapar. Bir köyün 3 merkezi olunca hangisini merkez sayacaksınız. Bütün bunlar oturulup konuşulacak şeyler. Bu yasa şu haliyle çok ham bir yasa ve ihtiyaçlara yanıt vermeyecek derecede yalın. Biraz fakir! Bu coğrafyanın şartları göz önünde bulundurulduktan ve yönetmelikler buna göre hazırlandıktan sonra yasal düzenlemeler yapılarak yasanın aksayan yönleri düzeltilmelidir. Yasa bu coğrafyada bu haliyle uygulandığında vatandaş çok mağdur olacaktır.

Trabzon’un sanayisi yok, buradan kente giren bir vergi geliri yok. O nedenle teşvik uygulamasıyla bu bölgenin zenginleştirilmesi lazım. Yan sanayinin Trabzon’a gelmesi lazım. Bunu belediyenin gelirlerinin artması için söylüyorum.

Bu yasayla beraber ilçelerde durum ne olur. Başkanlığını yaptığınız ilçe ve diğerleri Trabzon’un büyükşehir olmasından nasıl etkilenir?

Maçka ölçeğinde baktığımız vakit, Maçka bu yasadan en çok zarar görecek olan ilçelerin başında geliyor. Çünkü yasada, İller Bankası’ndan gelen paylar nüfusa göre dağıtılıyor. Yeni yasada yüzde 90 nüfus kriteri, yüzde 10 yüz ölçümü var. Maçka’da bu ters orantılı, içinden çıkılamaz bir halde… Akçaabat’ın bütün coğrafi sınırlarıyla birlikte yaklaşık 117 bin nüfusu var. Yine Akçaabat’ın yaklaşık 14 beldesi var ve bunların hepsi öyle ya da böyle yıllar itibariyle bulundukları yörede hem alt yapı hem de üst yapıya katkı verdiler, makine parkları da çok zengin. Üstelik Akçaabat göç vermeyen bir İlçe. Oysa Maçka yüzölçümü itibariyle Trabzon Merkez İlçe, Akçaabat dahil coğrafi olarak hepsinden büyük. Bin kilometrelik bir alana sahip. Fakat bu bin kilometrekare alanda 23 bin 650 nüfus oranı var. Şimdi burada yüzde 90 nüfus kriteri koyduğunuzda size gelecek olan para en büyük coğrafyada en az para olacak. Siz bu coğrafyada nasıl hizmet yapacaksınız? İlçeler olarak baktığımızda yeni yasa ile paylarımız yüzde 2,5’tan yüzde 4,5’a çıkıyor bu çok güzel geliyor ama bu yüzde 4,5’un yüzde 1,5’u ana arterler, mezarlıklar, su ve kanalizasyon gibi hizmetlerinin görülmesi için Büyükşehir Belediyesi’ne aktarılıyor. Geriye kalıyor yüzde 3, bu miktarla 50-100 kat artan coğrafyaya hizmet vereceksiniz. Su gelirleri ve taşıma gelirleri büyükşehir belediyesine gidiyor, dolayısıyla Maçka Belediyesi fakirleşiyor.

Önümüzdeki dönem yine bu koltukta olursanız önceliğiniz ne olacak? Tersinden de sorabiliriz; sizce başkanı olduğunuz ilçenin ivedi sorunu nedir? - Haberin devamı Sayfa 2'de - 

Trabzon’da turizm alanında bahsedilen tek yer Maçka’dır. Bu nedenle turizm altyapı çalışmalarının bu bölgede biran önce tamamlanması gerekiyor. Turizm bizim için öncelik olacaktır. Çünkü bu bölgedeki göçü önleyecek olan tek şey turizmin canlandırılması ve buna bağlı organik tarımın geliştirilmesidir. Göreve geldiğimizde Maçka’nın imar planını yaptık, bunu da ilgili kurumların ve halkın görüşünü alarak 3 yılda bitirdik. İlçenin kültürel tabiat varlıklarını kayıt altına aldık. Bundan sonra büyük ölçekli imar planının Büyükşehir belediyesi yapacak. Trabzon Büyükşehir Belediyesi imar planını yaptıktan sonra biz küçük ölçekli planlar yapacağız. Bu büyük ölçekli planları Trabzon Büyükşehir Belediyesi ne zaman bitirecek! Bu planlar bitene kadar vatandaşın mağduriyeti nasıl giderilecek? İl Özel İdaresi’ndeki plansız alanlar yönetmeliği mi uygulanacak? Orası tam belli değil. Eğer o uygulanırsa vatandaşlar açısından çok sıkıntı olacak. Köylerde insanlar mezarlıklarını kendi arazileri içerisinde oluşturuyor. Yeni yasayla mezarlıkların yönetimi büyükşehir belediyesine geçecek ve vatandaşlar eskisi gibi gelişi güzel mezarlık oluşturamayacak. Bu coğrafyada plan yaparken ilgili kurumların ketumluğu devam edecek mi? Dolayısıyla bu coğrafyada plan yapmanız çok uzun bir zaman alacak. İmar konusunda vatandaşın mağduriyetini giderecek planlamaların mutlaka yapılması lazım. Bana göre şu andan itibaren daha fazla geç kalınmadan, Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin bütün ilçe başkanlarını toplayıp çalışmaya başlaması lazım, bu toplantı seçimden sonraya bırakılmamalıdır.  Burada geçen zaman vatandaşın aleyhine olacaktır. Vatandaşımız bazı konular hakkında yeterince bilgilendirilmedi. Büyükşehir olacağımız söylendi ama detaylar anlatılmadı. Yani bu şuna benzer köy idik, mahalle olduk. Bir gecede kentli olduk! Tabi ki bu güzel bir şey ama şartlar yerine gelmediği sürece diğer kentlerde yaşanan refah burada sefalete dönüşebilir.

İlçe halkının kent ve köy ilişkisini doğru şekilde kuramadığı düşünülüyor. Mesela sadece seçim ya da fındık zamanı köyüne gelip yılın geri kalanını şehirde geçiren pek çok aile var. Bu durum ilçenin sosyal ya da ekonomik konumunu etkiliyor mu?

Maçka’nın nüfusu kışın yaklaşık olarak 7 bin civarında iken, yazın bu oran 85-90 bin civarında oluyor. Burada Sümela Manastırı ve yayla turizminin etkisi ortaya çıkıyor. Nisan sonu itibariyle Maçka’ya gelen yazlıkçılar ise Kasım ayı sonuna kadar kalıyor. Maçka onların ikinci adresleri olduğu için yaklaşık 8 ay Maçka’da kalıp Sonbahar’da yaşadıkları şehirlere dönüyorlar. Bu insanlar Maçka nüfusuna kayıtlı olmadıkları için İller Bankası’ndan gelecek paya dahil olamıyorlar. Alış verişlerini ilçe esnafından yaptıkları için sadece esnafa ekonomik bir katkısı oluyor. Büyükşehir olduğunuz için Maçka nüfusuna kayıtlı olmayan o insanlara da hizmet götürmek zorundasınız. Yazlıkçı dediğimiz bu insanların birinci adresini Maçka yapmadığınız sürece başarısız sayılırsınız. Yazın bu insanların çöpünü toplamak bile büyük bir maliyet gerektiriyor. Bütün bunları tek tek oturup konuşmadan bu yasayı uygulamanız mümkün değil.  Burada bana göre şöyle bir kriter ortaya çıkmaktadır, yaz ve kış nüfus ortalaması alınarak İller Bankası’ndaki paylara coğrafi şartlar da eklenerek yeniden bir ekonomik gösterge tablosu bu bölge için çıkarılmalıdır. Bu bana göre her bölgeye yapılmalıdır. Çünkü ısmarlama elbise olmaz. Trabzon’un coğrafi şartları mutlaka göz önüne alınmalıdır. Bunu Belediyeler Birliği Başkanı da dahil herkes biliyor. 

Trabzon’un ilçeleri neden bir Bodrum, bir Fethiye ya da Didim gibi olamadı… Benzer doğal güzelliklere sahip olmamıza rağmen bu coğrafyayı gerektiği gibi değerlendiremedik ve turizmde açık olmak gerekirse sınıfta kaldık…

Var olan turizm değerlerinizin ne kadar farkındasınız? İddia ediyorum, bizim sahip olduğumuz yeraltı ve yerüstü turizm varlıkları başka bir ülkenin elinde olsaydı hiç üretime gerek kalmadan, sadece bundan milyonlarca dolar gelir elde ederlerdi. Bu anlayışla gidersek kimse kusura bakmasın bu bölgede turizm patlamaz, ancak çatlar! 4 bin yıllık bir coğrafyadan bahsediyoruz ama hala bir kazı yapılmamış. Biz bugün Trabzon’daki kültür envanterimizi bilmiyoruz. Göreve geldiğimde Maçka’daki ilgili kurumlardan ilçenin tescil edilmiş kültür yapılarının envanterini aldık. Maçka’nın merkezinde bulunan ve tarihi İpek Yolu’nun üzerinden geçtiği köprünün tescil edilmediğini gördük. Vatandaşlarımızı teşvik ederek eski eser sayılan birkaç evi tescil ettirdik. Bunları turizme kazandırdık. Yayla turizminin alt yapısını yapmadan ne yapsanız yapın tutmaz. Bu bölgenin yapı tipolojisinin kesinlikle belirlenmesi lazım! Şunu da özellikle belirtmek istiyorum; Türkiye’de imar yapma yetkisinin belediyelerin elinden alınıp bağımsız kurumlara verilmesi gerekiyor. Çünkü gelen her siyasi güç, kısmi ya da genel imar affı çıkartmış sonrasında kendileri de pişman olmuştur. Bugün yaylalar betonlaşmaya başlamıştır. Bunların dışında bölgemiz için ve Maçka için olmazsa olmaz olan Çakırgöl turizm projesinin hayata geçmesi gerekiyor. Çakırgöl kış turizmi, Sümela inanç turizmi, yaylalar ile de yaz turizmini birleştirerek bölgemizdeki turizm sezonunu en az 10 aya çıkarmamız gerekiyor. Burada bir de zihniyet değişimine gitmeliyiz. İşletme sahiplerinin ve çalışanlarının da eğitilmesi gerekiyor.  

Benim sorularım bu kadar sizin eklemek istediğiniz özellikle belirtmek istediğiniz bir şeyler var mı?

Şunu özellikle belirtmek istiyorum; düzenlediğimiz festivaller eleştiriliyor. Eğer siz kültür ve sanata yatırım yapmazsanız yerinizde sayarsınız. Bir yeri bana göre değerli kılan oradaki sanatçıların, yazarların ve çizerlerin bolluğudur. Siyasetçiler hep unutulur ama sanat insanlarını hiç kimse unutmaz. Bütün dünyada gerçek budur. Kimse kusura bakmasın, Maçka, kültür ve sanat yönünden eski değerlerine yeni bir değer daha katamadı. Yerel değerlerin mutlaka teşvik edilmesi lazım! Maçka neden ressamların, müzik ve kültür insanlarının buluştuğu bir yer olmasın? Maçka’yı Maçka yapan bunlardır. Biz hala Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun kültür mirasını yiyoruz. Ekonomik imkânlarımız olduğu sürece ayda bir kültürel aktivitelere ağırlık vereceğiz. Bunların dışında jeotermal enerji ile ilgili çalışmalarımız da sürüyor. Ekonomik imkanlarımızı zorlayarak jeotermal enerjiyi Maçka’ya kazandırmak istiyoruz. Bu bölge çeşitli uygarlıkların harmanlandığı bir coğrafya… Bunu iyi değerlendirip gelecek kuşaklara aktarmamız gerekiyor. Gelecekte Maçka Türkiye ve Dünya’nın sayılı yerlerinden biri olacak.   

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler