Fadime nine şehre alışamadı!

Trabzon'un Tonya ilçesinde, sadece yaz aylarında yaylaya giden ancak sara hastası yeğeni yayla evinde öldükten sonra ilçeye dönmemeye karar veren, 27 yıl sonra gözündeki rahatsızlık nedeniyle ilçe merkezine geri dönmek zorunda kalan 80 yaşındaki Fadime Ka

Fadime nine şehre alışamadı!

Trabzon'un Tonya ilçesinde, sadece yaz aylarında yaylaya giden ancak sara hastası yeğeni yayla evinde öldükten sonra ilçeye dönmemeye karar veren, 27 yıl sonra gözündeki rahatsızlık nedeniyle ilçe merkezine geri dönmek zorunda kalan 80 yaşındaki Fadime Kayacı, şehir hayatına alışamadı.

Tonya'da 1984'e kadar yaşadığı evinden sadece yaz aylarında Karakısrak Yaylası'na giden Kayacı, kışı geçirmek için köyüne dönüyordu.

Kendisiyle kalmaya gelen sara hastası 14 yaşındaki yeğeni Ali Haydar Kayacı'ya kucak açan, yeğenini yayla evinde misafir eden, yorulmaması için iş yapmasına dahi izin vermeyen Kayacı, bir iş için ayrıldığı yayla evine akşam döndüğünde yeğenini ölü buldu.

Sara krizi geçirerek öldüğünü öğrendiği yeğenini yayladaki mezarlıkta toprağa veren Kayacı, bir daha köyüne dönmemeye karar verdi. 

27 yıl sonra yaylada gözünden rahatsızlanınca ilçe merkezine yerleşmek zorunda kalan Kayacı, yeni çıkarttırdığı yeşil kartla ameliyat olmayı bekliyor. 

Tonya'da kaldığı evde konuşmasına ''Sağlığım yerinde olsaydı geri döner miydim-'' diye başlayan Fadime nine, 27 yıllık yayla yaşantısını anlattı.

Verdiği ''geri dönmeyeceğim'' sözünü tuttuğu için haklı ve buruk bir mutluluk yaşadığını söyleyen Kayacı, ''27 yıldır yaylada yalnız yaşıyorum. Yeğenim orada ölünce yaylada kalma kararı aldım. Ancak 27 yıl sonra gözlerimden rahatsızlanınca buraya gelmek zorunda kaldım'' dedi.

Yayla havasının kendisine çok iyi geldiğini, her şeyin doğal olması nedeniyle hiç zorluk çekmediğini ifade eden Kayacı, şöyle konuştu: 
''Yaylada her gün yaptığım işler vardır. Sabah kalktıktan sonra önce evimi düzenlerim. Daha sonra hayvanlarımın bakımını yaparım. Meyve ve sebze bahçemde çalışırım. Hava soğuksa odun toplarım ve evime dönerim.

Orada televizyon yok ama radyo var ve bana da yetiyor. Yani her şey bir başkadır. Yemeğini de çayını da çok güzel içersin. Eskiden daha iyi yaşardım ama yaşlandıkça artık her işi yapamıyor insan.''

Kayacı, yaylada, uzak da olsa köylerden gelen ezan sesiyle namazını hiç aksatmadığını belirterek, ''Şükürler olsun bu zamana kadar namazımı hiç aksatmadım. Ezan sesinin çevre köylerden gelmesi ve saatimin yanımda olması namaz kılmamı sağlıyordu'' dedi.

Yayladayken bazı ihtiyaçlarını akrabalarının karşıladığını kaydeden Kayacı, ''Köye gitmediğim için bazı yiyeceklerimi akrabalarım bana getiriyordu. Bulgur, pirinç ve un gibi şeyler. Zaten meyvem, sebzem kapımın önündeydi'' diye konuştu. 

Bir gün otları biçerken bir gözünün görmediğini fark ettiğini ve yeğeni Mehmet Kayacı'dan yardım istediğini söyleyen Kayacı, şöyle devam etti:
''Yeğenim bir araba buldu. Kar yağışı olması nedeniyle ilçeye inmekte epey zorlandık. Kepçeler yolumu açtıktan sonra hastaneye geldim ve muayene oldum. Bana katarakt olduğumu, ameliyat olmak için yeşil kart çıkarmam gerektiğini söylediler.

Daha sonra 20 lira vererek yeşil kartımı çıkarttırdık. Şimdi ise ameliyat olacağım günü bekliyorum.''
Hayırsever bir vatandaşın Kaleönü Mahallesi'nde kendisine tek odalı bir ev verdiğini söyleyen Kayacı, ''Buradaki eşyalarımı da çevredeki komşular verdi. Onlardan da Allah razı olsun. Ama benim aklım yine yaylamda'' diye konuştu.

Yayladan geldikten sonra Dürdane ve Aybulut isimli ineklerini de ilçe merkezine getirterek kaldığı evin ahırında beslemeye devam eden Kayacı, ineklerini çok sevdiğini söyledi. 

-''Buralarda yaşayamam''-
Alıştığı yayla hayatına ilçeye gelince daha çok özlem duyduğunu ifade eden Kayacı, ''Sağlığım yerine gelene kadar burada yaşayacağım ama nasip olursa yayla mevsiminde geri döneceğim. Şehir ne kadar iyi olsa da buralarda yaşayamam. Buranın havası bana iyi gelmedi. Ben 27 yıldır yaylada yaşamışım'' dedi.

Halası Fadime Kayacı'nın sağlık sorunlarıyla ilgilenen Mehmet Kayacı ise halası ilçeye geldiği için çok mutlu olduklarını belirterek, ''Kışın kar olduğu zamanlarda ne yanına gidebiliyoruz ne de haber alabiliyoruz. Burada olması bizim için de iyi oldu. Geri gitmek istiyor. Yazın mecburen yaylaya geri götüreceğiz'' diye konuştu.
Fadime nine, geçen yıl Tonya Belediyesince düzenlenen anket sonucunda ''en beğenilen ev kadını'' seçilmişti.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler