İstanbul'da bulunan Trabzonlu İş Adamları ve Bürokratları Derneği (TİAB) Onursal Başkanı Osman Pepe, yönetim kurulu üyeleri ve bazı köşe yazarları ile birlikte Trabzon'a geldi.

Trabzon Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, DSİ'de TİAB Onursal Başkanı Osman Pepe, TİAB Yönetim Kurulu Başkanı Atalay Şahinoğlu, yönetim kurulu üyeleri ve gazetecilerle kahvaltıda bir araya geldi.

Kentte yapılan projelerle ilgili katılımcılara bilgi veren Başkan Gümrükçüoğlu, "Trabzon çok insan yetiştiren bir kent. Çok okuyanı olan, çok bürokratı ve bilim insanı olan bir kent. En büyük özelliği olarak kent bilinci, kent kültürü olan bir şehir. 5 bin yıllık mazisi var. Trabzon kültür ve medeniyet kentidir. İnsan sevgisi ile yürekleri dolu olan bir bölgedir. Barış ve uygarlığın kentidir. Trabzon yeşilin ve mavinin tablosunu oluşturan yayları, denizi ve kentiyle Türkiye'nin bir incisidir" dedi.

Gümrükçüoğlu, Trabzon'un ılıman bir iklimi bulunduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

"Ulaşımı karayoluyla Samsun Sarp otoyolunun tamamlanmasıyla 13 saatte Ankara'ya ulaşabiliyor. Deniz ve hava yoluyla Trabzon bölge merkezidir. Bölge merkezi olmanın tarihten bu yana geliştirirken diğer bölge illeriyle dışlamayan, omuz omuza yürüyen bir kenttir. Deprem yönünden güvenliği, ulaşımı ve insan sevgisiyle böyle bir kentimiz var. KTÜ'de 53 bin öğrencisi var. Özel Avrasya Üniversitesi de ikinci yılında 2 bin öğrenci kapasitesine ulaşmıştır. Bir eğitim, kültür kenti olmayı her zaman daha ileriye getirmeyi sürdürebilmiş bir şehirdir."

Belediye başkanlığı görevine 2009 yılında halkın teveccühüyle getirildiklerini belirten Gümrükçüoğlu, "Rakibimiz olanları 9 bin oy farkla, yüzde 50 üzerinden halk desteği ile Mali hizmetleri yürütmeye başladık. Bu sorumluluğu bir dakika bile hiç unutmadan hizmetleri ve Trabzon'un yaşanabilirliğini arttırmaya gayret ettik. Bunun sonucunda çeşitli parametrelerin değerlendirildiği ülkemizde yaşanılabilir iller düzeyinde 81 il içinde dördüncü sırayı alabilmiş, yükselebilmiş ildir" diye konuştu.

Gümrükçüoğlu, görevleri süresince birinci önceliklerinin Trabzon'un turizm merkezi olmasını sağlamak olduğunu vurgulayarak, "İkinci önceliğimiz ise kentimizin bir eğitim merkezi olmasını sağlamak. Üçüncü öncelik Trabzon'un bir ticaret, alışveriş, kavşak, lojistik merkez olabilmesi. Dördüncü olarak ise sağlık merkezi özelliği, beşinci olarak saniyede küçük ve orta işletmelerin geliştirilmesini hedefledik" dedi.

Trabzon'da birçok sporcu yetiştiğini, Trabzonspor futbol takımının da önemli başarılarıyla Trabzon'un ve bölgenin sesini dünyada duyurduğunu anlatarak, şöyle devam etti:

"Trabzon futboldaki zirve aktörlüğünü son yıllarda da göstermiştir. Bizim kanaatimize göre 2010-2011 Türkiye Süper Ligi'nin şampiyonu Trabzonspor'dur. Bunu 73 milyon insanımız gayet iyi biliyor. Sevdiğimiz, saydığımız Fenerbahçe taraftarlarının hepsi de biliyor. Akyazı Projesi, spor başkenti Trabzon'a Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın bizzat Trabzon'un arkasında bulunmasıyla kazandırılan bir projedir."

-TİAB Onursal Başkanı Pepe-

TİAB Onursal Başkanı Osman Pepe, İstanbul'da kurulmuş olan TİAB'ın İstanbul'da başta Doğu Karadeniz olmak üzere bölge insanının, şehrin ve ülkenin pek çok ciddi meselesine ışık tutacak projeksiyon çalışmaları yaptığını söyledi.

Siyasetçi ve bilim adamlarının katılımıyla çeşitli konferanslar ve sempozyumlar düzenlediklerini, böylece belli aktüel konulara veya kronik sorunlara çözüm için çalışma yaptıklarını belirten Pepe, şunları kaydetti:

"Bugün burada bulunmamızın sebebi Trabzon'un, bölgenin sorunlarına İstanbul'un ve Türkiye'nin ilgi ve alakasını çekmek, belli konulara çözüm önerisi sunmaktır. İstanbul'daki gazetelerin değerli köşe yazarları ve iş adamları ile birlikte Trabzon'a geldik. Trabzonlu iş adamları ve bürokratlarının maksat ve muradı Trabzon'u sevdirmek, güzelliklerine ve derinliklerine insanlarımızın vakıf olmasını oraya ilgi alakayı yoğunlaştırmasını arzu ediyoruz. Trabzon Türkiye'nin en büyük marka değerlerinden olan şehirlerimizden biri. Trabzon'un bir talihsizliği İstanbul'dan bin kilometre uzaklıkta olması ve çok yoğun göç vermesi. Çok değerli insanlarının önemli bir kısmını içerde tutamaması, yeteri kadar yatarım alamaması. Bu ve benzer sorunlara biz burada bir nebze olsun ışık tutma, bunları konuşmak, yazmak ve haber yapılması için böyle bir organizasyon yaptık."