Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Başkanı Ali Çetin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, İkizdere Vadisi'nin SİT alanı ilan edilmesine ilişkin sözlerine atıfta bulunarak, 'Sayın Başbakan hukuka ve yargı kararlarına saygılı olmayı ve kendi iradesi dışındaki yargı kararlarını içine sindirmeyi öğrenebilmelidir' görüşünü bildirdi.

Çetin yaptığı yazılı açıklamada, Recep Tayyip Erdoğan'ın Bandırmada Sabancı Holding'e ait doğal gaz çevirim santrali açılışında yaptığı konuşmada, Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun Rize'deki İkizdere Vadisi'ni SİT alanı ilan etmesiyle ilgili olarak, 'Değerli arkadaşım sen bugüne kadar neredeydin yahu? Bugüne kadar oraları niçin SİT alanı ilan etmediniz de şimdi HES çalışmaları başlayınca kalktınız buraları SİT alanı ilan ediyorsunuz?' dediğini hatırlattı.

'İkizdere'nin SİT alanı ilan edilmesi mücadelesi bugünün işi değil, yıllarca süren bir hukuk mücadelesinin sonucudur' ifadesini kullanan Çetin, tüm canlıların suya ulaşma ve kullanma hakkı bulunduğunu, ancak bu temel gerçeğe rağmen Türkiye'nin tüm dereleri, akarsuları, yer altı ve yer üstü suları ve göllerinin talan edildiğini ileri sürdü.

Çetin, 'Türkiye'de talan edilmeyen küçük bir çay bile kalmamıştır. HES'lerin yapıldığı bölgelerde kaynaktan denize ulaşana kadar çevre tahrip edilmekte, milyonlarca ağaç katledilmekte, dere suyu borularla taşınıp her 3-4 km'de başka bir HES'e devredilmektedir. Can suyu olarak bırakılan su ise derenin tabanını bile ıslatmaktan aciz kalmaktadır' görüşünü savundu.

'Trakya'dan Tortum'a, İkizdere'den Yuvarlakçay'a 1600 dere ve akarsunun satıldığını' ileri süren Çetin, şunları kaydetti:

'Hepsinin temel gerekçesi HES kurarak elektrik elde etmektir. Bu görünen gerekçe ve gerçeğin yalancı yüzüdür. Asıl gerekçe suların alınır satılır bir meta olarak görülmesi ve alınıp satılmasıdır. Bu talana karşı çıkanlar ise ya marjinal olarak görülmekte veya polis-jandarma copuyla kovulup dövülmekte, hapishanelere atılmaktadır. Ancak bütün zorbalıklara ve hukuk tanımaz tavırlara karşı, kendini bu ülkenin geleceğinden sorumlu hissedenlerin hukuk ve demokrasi mücadelesi de aralıksız sürmektedir. İkizdere'nin SİT alanı ilan edilmesi mücadelesi bugünün işi değil, yıllarca süren bir hukuk mücadelesinin sonucudur.

Sayın Başbakan her şeyden önce hukuka ve yargı kararlarına saygılı olmayı ve kendi iradesi dışındaki yargı kararlarını içine sindirmeyi öğrenebilmelidir. Yargı kararlarına karşı Sayın Başbakanın bu ilk öfkesi de değil. Daha önce de Ankara'daki fahiş otobüs zamlarını indiren yargı mensuplarına fena halde kızmış ve zam yeniden yürürlüğe konmuştu. Umarız bu kez de aynı hukuk dışı müdahaleyle karşı karşıya kalmayız. Göllerimizden, nehirlerimizden, akarsularımızdan, derelerimizden, ellerinizi çekin. Katlettiğiniz ülkemizin, çocuklarınızın ve çocuklarımızın geleceğidir.'