AKP'nin arkasında emperyalizm var

TÜRKER ERTÜRK KİMDİR? 1957 yılında Trabzon’da doğan Tuğamiral ERTÜRK, Deniz Lisesi ve Deniz Harp Okulu eğitimlerini tamamlayarak 1979 yılında Donanmaya katılmıştır. Donanmada 15 yıl süre ile muhtelif gemilerde Branş Subaylığı, Bölüm Amirliği, II. Komutanl

AKP'nin arkasında emperyalizm var

TÜRKER ERTÜRK KİMDİR?
1957 yılında Trabzon’da doğan Tuğamiral ERTÜRK, Deniz Lisesi ve Deniz Harp Okulu eğitimlerini tamamlayarak 1979 yılında Donanmaya katılmıştır. Donanmada 15 yıl süre ile muhtelif gemilerde Branş Subaylığı, Bölüm Amirliği, II. Komutanlık ve Komutanlık görevlerini yapmış olup en son 1996–1998 tarihleri arasında TCG ALÇITEPE Komutanlığını deruhte etmiştir. 

Tuğamiral Türker ERTÜRK 1979 yılında muhabere görev öncesi, 1983 yılında Denizaltı Savunma Harbi ve 1988 yılında Harekat İhtisas Kurslarını görmüş bilahare 1990 yılında Deniz Harp Akademisi, 1992 yılında Silahlı Kuvvetler Akademisi ve 1999 yılında Roma’da Nato Savunma Koleji eğitimlerini tamamlamıştır. 

1992-1994 yılları arasında Dz.K.K.lığı Harekat Milli Plan Subayı, 1998-1999 yılları arasında Donanma Komutanlığı Tatbikat ve Eğitim Kısım Amirliği, 1999-2000 yılları arasında Yıldızlar Suüstü Eğitim Merkezi Komutanlığında Taktik Geliştirme Grup Başkanlığı, 2000-2003 yılları arasında Londra Silahlı Kuvvetler ve Deniz Askeri Ataşeliği, 2003-2004 yılları arasında Eğitim Filotillası Komodorluğu, 2004-2005 yılları arasında Deniz Harp Okulu Öğrenci Alay Komutanlığı, 2005-2006 yılları arasında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Komuta Kontrol Daire Başkanlığı görevlerini yapan Tuğamiral Türker ERTÜRK 30 Ağustos 2006’da Tuğamiral rütbesine terfi ederek Karadeniz Bölge Komutanlığı’na atanmış ve bu görevi 2 yıl süreyle deruhte etmiştir. 

Deniz Harp Okulu Komutanlığı’na atanan Tuğamiral Türker ERTÜRK 11 Ağustos 2008 tarihinden itibaren bu görevini sürdürmekte olup, evli ve iki çocuk babasıdır. 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Trabzon İl Başkanlığı'na adaylığını koyan Emekli Tuğamiral Türker Ertürk Haber61.net'e özel açıklamalarda bulundu.

Bir dönem Haber61'de köşe yazarlığı yapan Ertürk Paşa siyasetteki hedeflerini anlattı.

*Neden milletvekili adaylığını değil de il başkanlığı adaylığını seçtiniz?

-Ben öncelikle siyasete bir ideal uğruna atılmadım. Ülkemizin içinde bulunduğu zor şartlar nedeniyle, konjektör beni siyasete girmeye itti. İl başkanlığı hedefimde yoktu arkadaşlar beni aradılar.

Beni  basından ve medyadan tanıyorlar. Trabzonlu olduğumu da bildikleri için ismimin burada birleştirici  olacağını örgütte  bir sinerji yaratacağını hatta Trabzon ölçeğinin dışında Türkiye ölçeğinde bir siyaset yapacaklarına inandıkları için beni çağırdılar.

Bende arkadaşlarımla görüştüm ve sonunda kararımı verdim İl başkanlığı adaylığımı koydum.

*Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile bir görüşmeniz oldu mu?

-Ben şöyle söyleyeyim; tabandan tavana doğru siyaseti örgütte böyle bir yapılanmayı arzu eden bir insanım. Böyle siyaset ilkelerine inanıyorum. Bu nedenle genel merkez hiç kimseyle görüşmedi hatta bölge Milletvekilimizle dahi görüşmedim. Görüşmemi isteyenler oldu dediler ki; örgütten sorumlu genel başkan yardımcısı Nihat Matkap’ı arayın onla görüşün “ben dedim ki; hayır! İcazet tavanda örgütün tepesinde değil tabanda delegelerde arıyorum. Onlar bir icazet verilirse bu mücadelede varız vermezse selam verir, biz yine aynı rotada aynı mücadeleyi veririz.”

*Siz tabi ki askeri disiplinde yetiştiniz belli bir kurallar içerisindesiniz ve siyaset bu ülkede maalesef çok kaypak bir zeminde bu sizi korkutuyor mu?

-Biz siyasetin ilkeli yapılmasına inanıyoruz. Biz siyaseti bildiğimizi zannediyoruz. Ben siyaset bilimi de okudum aynı zamanda.  Ama siz siyaset derken bu; çalım, sahtekarlık, yalan dolan, yapamayacağın şeyler için söz verme, milletin yanaklarından öpüp arkasında sövmek olarak algılanıyorsa, biz böyle bir siyasette yokuz. Böyle bir siyaseti beceremeyiz. Hala bu siyaset tarzı bizim ülkemizde egemense biz bu mücadeleye çıktık. Bizi de harcalar belki ama bu mücadelede ben ne ilk harcanan insan olurum, nede son insan olurum. Ama bu bizim mücadele tarzımızı değiştirmez.

*Peki 3 aday var Trabzon’da seçime kadar bir birleşme olur mu? Yoksa 3 adayla mı girer?

 

Devamı Sayfa 2'de

 

-Bizim yolumuz belli diğer adaylarla da görüştük son ana kadar bir birleşme olabilir mi olabilir olmayabilir mi olmayabilir. Ülkenin tamamına demokrasi getirebilmek için önce partimizde demokrasiyi getirmemiz lazım. Böyle yarışlara kendimizi hazırlamamız gerekir. Örneğin bizim karşımızdaki partiler Akp. Akp’de demokrasi var mı? Yok. Yok olduğunu nerden biliyoruz? İşte Trabzon örgütünden anlıyoruz. İl başkanının ismini bile bilmiyorum. Genel merkezden Tayyip Erdoğan parmağı ile işaret etti diğerleri yarışacakları yerde, onun emri altına girdiler. İşte burada böyle bir şey oldu. Bu demokrasimi peki kendi partisinde demokrasi olmayan kendi partisinde çok sessizliğe müsaade etmeyen bir yapı ülkenin tamamına nasıl demokrasi getirebilir? Bizim partimizde hiç değilse yarış var bizim partimizde hiç değilse Biad Kültürü yok. Eğer demokratik gelenekleri, egemen kılmak yerine partimizde daha iyi şeyler yaparsak, zannederim ki bu ışığı ülkemize de getiririz.

*Ama buna rağmen 9.5 yıl iktidarlar bunu neye bağlıyorsunuz?

-Şöyle, çünkü onların arkasında emperyalizm var. AKP iktidarının arkasında ABD var. Türkiye’yi çözmek için AKP’nin iktidarda kalmasını istiyorlar. Suriye’ye müdahale etmek için. AKP ‘nin iktidarda kalmasını  istiyorlar.

Bakınız şu 3 ayda nerdeyse 15 -16 milyar dolar cari açık verdik. Son 2 ayda 73 milyar dolar. Sizin böyle bir işletmeniz olsa ayakta kalır mı? Hadi bu senemi böyle oldu hayır geçen senede böyleydi. Hatta daha da fazlası 10 yıldır böyle. Bakın şimdi Yunanistan iflas etti, İtalya zor durumda, İspanya zor durumda, Portekiz zor durumda Fransa zor durumda. Fransa örneğine bakın Reno onun  Citroen onun uzaya gidiyorlar. Airbus’u yapıyorlar.

Peki siz ne yapıyorsunuz?

Fındık zaten para etmiyor. Peki 74 milyonu nasıl besleyeceksiniz? Birisi cebinize para koyuyor. İşte o paralar kimi zaman Katar’dan geliyor, kimi zaman Arabistan’dan geliyor.

Bu paralar Kan parası Savaşın diye gönderiyorlar bize. Yarın bir gün çocuklarınızı defnederken yazarsınız biz Trabzonluları da defnettik şehit oldu diye.

Ben size şöyle söyleyeyim Suriye’de ölen Türk askeri şehit olmayacak. Çünkü şehit olabilmek için Türkiye’nin menfaatleri için,  bu ülkenin çıkarları için savaşmak lazım. Emperyalizm uşaklığı için Türk askerleri Suriye’de ölürlerse, ben Niyazi olacaklarını şimdiden ilan ediyorum.

*Uzun yıllar Trabzon dışındaydınız şimdi geldiniz bu sizin seçim sürecinizde size bir dezavantaj yaratır mı ?

-Ben olmayacağını nitelendiriyorum. Bende sizlerle beraber yaşasaydım belki aramızda husumet olurdu. Sizlerle beraber yaşamadığım için ismim birleştirici, kimseyle problemim yok kimseyle itiş kakışım yok herkese eşit mesafedeyim ben bunu avantajdır diye düşünüyorum.

*Belki İl başkanı seçilirseniz Trabzon’un sorunlarıyla bir planlama yaptınız mı? Mesela daha aktif nasıl olabilirsiniz?

 

Devamı Sayfa 3'te

 

- Esas hedef bizim hedefimiz; ülkenin kötü gidişine dur demek. Ülkenin yurttaşları için bir umut olabilmek. Bizim hedefimiz bu, yoksa benim olsun küçük olsun Trabzon İl başkanlığında oturayım sağa, sola küçük menfaatler dağıtayım o koltukta benim olsun oturayım prensibinden gelmedik. Bizim hedeflerimiz büyük. Biz Cumhuriyet Halk Partisi’nin karar organlarında etkili olmak idare eden karar alan süreçte etkin olmak istiyoruz Bizim hedefimiz budur. Bizim Trabzon İl başkanlığının ötesinde hedefimiz vardır.

*Trabzon’un birçok sorunu var bunların tespitini yapıyor musunuz?

-Siz hiç merak etmeyin, kimi zaman bir şirketin veya şehrin içinde yaşadığınız zaman bazı şeylere aşına olursunuz. Hatayı fark etmezsiniz, buna biz iş körlüğü diyoruz. Örneğin; siz mesela aynı evde aylarca yıllarca yaşayın orda ki bir derbederliği sağdan soldan çirkinliği gözünüz alıştığı için size bu yanlış gelmez .Örneğin Trabzon’da bir sürü rezillikler var ama, her gün burada yaşadığınız için bunu fark etmiyorsunuz. Bu şehirde trafiğin var olduğunu iddia edebilir misiniz?  Maraş caddesinde yürüyemiyorum. Oraya, minibüs denen dolmuş olduğu iddia edilen bir çirkinlik abideleri sokulmuş. Mesela bakıyorum Maraş caddesine aynı anda 30 tane bu araçlardan duruyor, böyle bir komedi olabilir mi böyle bir iğrençlik olabilir mi?  Bakın ben şehrin dışından geldiğim için bu çirkinliği yanlışlığı çok rahatlıkla görüyorum.  Sizin gözünüz alışmıştır bunlara. Esasında şehrin dışında uzun süre yaşayıp şehrin içine geldiğiniz zaman, bu yanlışlıkları daha kolay görüyorsunuz. Bu ülkede 10 yıldır AKP iktidarda bu kente bir çivi çaktılar mı?

Var mı?

Bu kentte genç insanlarının istihdam edileceği bacası tüten bir işletmesi, fabrikası var mı? Yaptılar diyebilir misiniz?  

Mesela Fındık…

Ben size fındıkla ilgili bir anımı anlatayım isterseniz. Belki bunu kongrede de anlatırım. Şimdi eskiden fındık toplanır satılır çocuklar evlendirilirdi değil mi? Yani fındık geliri büyük bir gelirdi. Bizimde Soğuksu’da fındıklığımız vardı. Orda fındık toplanır satılır sonra çocuklar tekrar fındıklığa girer yere düşen arkada kalan fındıkları toplardı buna ‘ganzilis’ denirdi. Benim kuzenlerim vardı ganzilis yapardık. O ganzilis fındığını satardık 1 yıllık cep harçlığımızı çıkarırdık. Şimdi o ilk toplamadaki fındık geliri ganzilis kadar oldu.

Doğru mu?

Biz şehrimizin sorunlarını biliyoruz dışarıdan geldiğimiz için bu sorunların içinde yan yana yaşamaktan dolayı bunları görmezden gelmek aklımızda yok.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Bölgesel